DENTPLUS

BLOG



implant2.jpg
05/Oca/2014

İmplant, eksik diş ve dişlerin fonksiyon ve estetiğini yeniden kazandırmak için, çene kemiğine yerleştirilen titanyum bir vidadır. İmplant tedavisi, tek bir diş için yapılabileceği gibi, birden fazla diş veya bir proteze destek amaçlı da uygulanabilir. Dişlerini kaybetmiş bireylere ikinci bir şans sunan implantlar sayesinde, bireyler hem sağlıklarına hem de estetik, güzel bir ağız yapısına sahip olurlar.

Protez kullanan kişilerin bir bölümü, özellikle yemek yerken birçok sıkıntı çeker. Yapılan araştırmalara göre, protez kullanan kişilerin %29′u sadece yumuşak ve ezilmiş gıdalarla beslenirken, %50′si birçok besinden uzak durur. Hastaların % 17′ si de kendi dişleri ile daha etkili çiğnediklerini belirtmişlerdir. Total protez (Tüm damak) kullananların % 66′sı ise çiğnemede güçlük çektiklerini söylemişlerdir. Çiğnemede hissedilen zorluklarla birlikte sindirim sisteminde de bazı rahatsızlıklar görülebilir.

İmplant tedavisi ise, dilediğiniz zaman dilediğinizi yeme özgürlüğünü size sunmaktadır. Aynı zamanda implantlar kemik kaybını önlemekte de önemli rol oynar.

“ Bir diş kaybedildiğinde etrafındaki kemik dokusunda da kayıp olur. “

Kemik, yoğunluğunu ve formunu korumak için uyarıcıya ihtiyaç duyar. Çene kemiğiniz, dişlerin uyguladığı kuvvetle sürekli bir basınç altındadır. Diş, üzerine gelen kuvveti, kendisini çevreleyen kemiğe iletir. Dişin kaybıyla uyarıcı eksikliği sonucunda kemik kaybı yani “rezorpsiyon” oluşur. İmplantın yaratacağı uyarıcı etki ise dişin uyguladığı ile benzer olduğu için, kemik kaybını sadece implantlar önleyebilirler.

İMPLANT KİMLERE UYGULANIR ?                      

İmplantlar herkes için uygun olmayabilir. İyi bir genel sağlık durumunuz, sağlıklı dişetleriniz ve implantları desteklemek için çenenizdeki kemiğin yeterli olması gerekmektedir. Tedaviniz süresnce ve sonrasında düzenli kontroller gerektirmektedir ve iyi bir ağız hijyeni ile ağız sağlığına önem vermeyi gerektirmektedir.

Diş impantları için iyi bir aday olup olmadığınızı belirlemek için, implantoloji hakkında deneyimli bir dişhekiminin tavsiyesini aramak önemlidir. Dental implant prosedürü cerrahidir. Bu yüzden, özellikle bu konunun cerrahisinde deneyimli dişhekiminin tavsiyesini aramak önemlidir.

Aktif diyabet, kanser veya periodontal hastalık gibi bazı tıbbi durumlar, implant gerçekleştirilmeden önce tedavi gerektirebilir.

İmplant adayı olup olmadığınızı değerlendirmek için kemik yoğunluğunu ve miktarını belirlemenin gerekliliği kaydedilmelidir. Bazı durumlarda, eğer periodontal hastalığa bağlı kemik kaybı varsa implantlar tavsiye edilmeyebilir ve kemiğin yeniden oluşumu veya greftlemeye aday değilsinizdir. Bazı durumlarda, bir sentetik kemik, sığır kemiği veya kendi kemiğinizden türetilen kemik grefti implant için gereken desteği sağlamaktadır.

“Sigara ve immonusupresif kullanan kişilerde yüksek implant başarısızlık oranının meydana geldiğini kaydetmek önemlidir.”

[heading]Bursa İmplant [/heading]


ocuklar.jpg
22/Ağu/2013

Dişler ne zaman sürmeye başlar?

Bebeklerde, ilk diş yaklaşık 6.ayda sürmeye başlar. Bununla birlikte diş sürmesinde çoğu zaman gecikmeler veya erken diş sürmesi gözlenebilir. Dişlerin geç sürmesi genellikle genetik yatkınlıkla ilişkilidir; ancak diş sürmesini geciktiren sistemik hastalıklar da göz ardı edilmemelidir. Bu hastalıklar,büyüme ve gelişimi genel olarak engelleyen tiroit,paratiroit ve büyüme hormonu eksiklikleridir.  Yenidoğan da diş tomurcukları vardır. Doğumda tüm süt dişlerinin tomurcukları(jerm)ve birinci kalıcı büyük azı (altı yaş dişinin) tümsekçikleri oluşmuştur.

4-8 ay arası sürecek dişler:

Üst kesiciler bölgesinde hafif kabartı varsa bu bölgeler üst sağ ve sol yan kesici dişlerin sürmekte olduğunu gösterir.Alt ve üst orta kesiciler sürmüştür. Sürme sırası, önce üst orta kesiciler, sonra üst yan kesiciler, daha sonra alt yan kesiciler şeklindedir.

8-11 aylar arası sürecek dişler:

Tüm alt ve üst orta ve yan kesici dişler sürmüştür.

11-15 ay arası sürecek dişler:

Tüm alt ve üst orta yan kesici dişler sürmüştür.Üst yan süt kesiciler alt yan süt kesicilerden 12 ay önce sürer.Daha sonra birinci süt azıları sürmeye başlar.

15-21 ay arasında sürecek dişler:

Çocuk 18 aylık olunca süt köpek dişleri sürmeye başlar.

Bir buçuk – iki buçuk yaş arasında sürecek dişler:

Alt ve üst çene ikinci süt azıları da sürmüştür.Süt dişlerin kök kireçlenmesi taçlarının sürmesinden bir yıl sonra tamamlanır. Kalıcı 1. büyük azı dişi altı yaşında sürer. Altı yaş dişi, 6 yaşında mevcut süt dişlerinin arkasından sürer. Çocuklar ve anne-babalar altı yaş dişlerini süt dişleri ile karıştırırlar. Bu dişlerin tam sürmeden önce sadece çiğneyici yüzü aylarca olduğu yerde sürmeden kalabilir.Gıda birikintileri çürüğe neden olur.Bazen de diş eti iltihabıoluşur.

Çocuklarda diş sürerken görülen belirtiler nelerdir?dentplus_cocuk

Süt dişlerinin sürmesi esnasında bebeklerde genel ve bölgesel olarak birtakım değişiklikler gözlenir.Bunlar iştahsızlık, kilo kaybı,diyare,huzursuzluk,salya akışında artış, diş eti bölgesinde kaşınma ve kızarıklıktır.

Bu bulguların giderilmesine yönelik bir tedavi yöntemi yoktur.Bununla birlikte,bebeğin rahatça beslenebilmesi ve ağrısının giderilmesi amacıyla diş jeli haricen kullanılabilir.Ayrıca kaşıntıyı gidermek içinbazı şuruplar kullanılabilir.

Diş hekimini ilk ziyaret ne zaman olmalıdır?

Çocuklar,diş hekimine ilk diş sürmesinden sonra kontrol amaçlı götürülmelidir.Bundan sonra her 6 ayda bir kontrol amacıyla diş hekimi ziyareti tekrar edilmelidir.Çocuğun diş hekimi tarafından yapılan klinik muayenesi iki aşamalıdır:

1. Aşama: Ağız Dışından Muayene

Baş-yüz muayenesinde bu bölgenin boyut,şekil ve oranları gözlenir.Herhangi bir şişlik,asimetri,altı yaşından büyük çocuklarda alt çene geriliği veya alt çene ileriliği incelenir..

2. Aşama: Ağız İçi Muayenesi

Bu muayene ağız açık iken dişlerin ve yumuşak dokuların incelenmesi ile dişler kapanış durumunda iken yapılan gözlemleri kapsar.Muayeneye dudakların iç ve dıştan incelenmesi ile başlanır.Daha sonra bukkal mukoza,frenulumlar,sert damak,farinks,dilaltı, bölge ve dil incelenir.Renk değişikliği,akut ve kronik akarca (fistül) ya da şişlik olup olmadığına bakılır.

Dişhekimi anne-babaya neler önerir?

Anne babaya çocuğun ağız ve diş sağlığı hakkında bilgi verilir.Altı ayda bir pedodontiste veya diş hekimine muayene ettirmesi önerilir.

Süt diş ağızda iken kalıcı diş sürmüşse ne yapılmalıdır?

Ağız içi muayenede en sık alt ön dişlerde görülür.”Ektopikeruspiyon”dişin anormal sürmesidir.Kalıcı kesici ve köpek diş ektopik sürmeye yatkındır.Bu durum süt kesicilerin erken kök erimesine neden olabilir.İkinci süt azıların arka köklerinin erken erimeside ektopik sürmede bir başka örnektir.

dentplus_cocuk3Dişleri fırçalama ne zaman başlamalıdır?

Diş çürüğüne neden olan mikroorganizma grubuna genel olarak “StreptococusMutans” neden olan mikroorganizmaların genellikle anneden çocuğa 9 – 36 aylık bir dönemde geçtiği düşünülmektedir. Bu yüzden çocuğun diş sağlığı ile annenin diş sağlığı çok yakından ilgilidir. Bebeklerde ağız bakımına ilk diş sürmesiyle birlikte başlamalıdır.

Ağız ve diş temizliği anne tarafından temiz bir parça bez aracılığı ile yapılmalıdır. Çocuklarda diş fırçası 1 yaşından itibaren kullanılabilir. Çocuğun ağız çalkalama işlemi yapamayacağı göz önünde bulundurularak diş fırçalama işlemi diş macunu olmaksızın veya düşük flor içerikli çocuk macunları kullanılarak yapılabilir. Çocuğun etkin bir tarafından kullanılmalıdır.

İlk muayenede bebeğin tıbbi ve dişsel öyküsü dinlenir. Ağız içi muayene hastanın ilk ziyaretinde yapılır ve hastanın diş çürüğüne yatkınlığı değerlendirilir.Gelişim, flor ihtiyacı, normal beslenme dışındaki alışkınlıklar (biberon, emzik vb.) travmadan korunma; ağız hijyeni ve yeme alışkanlıklarından dişler üzerinde etkilerine göre hasta yönlendirilir.Pedodontiste veya diş hekimine ilk ziyaret hayat boyunca bebek için yararlı olabilecek bilgilerin edinilmesi açısından önemlidir.

Çocuklarda diş çürümesinde alınacak önlemler nelerdir?

Diş çürüğünden korunmak amacıyla yapılacak ilk işlem iyi bir ağız hijyenine sahip olunmasıdır. Bu amaçla dişler günde en az 3 kez, 2 şer dakika süreyle fırçalanmalıdır. Diş fırçasına yardımcı olarak diş ipi ve ağız gargaraları sadece diş hekimi tavsiyesine göre 5 yaşından sonra kullanabilir.Diş çürüğünden korunmada etkinliği kanıtlanmış diğer yöntemler “flor” uygulamaları ve fissür örtücülerdir. Flor uygulamaları sistemik ve topikal olarak uygulanabilir.Fissür örtücüler ise diş yüzeylerinde ki retantif çukurcukların hekimler tarafından  kapatılarak, dişin çürüğe karşı korunduğu bir sistemdir.


diş_perisi.jpg
22/Ağu/2013

DrdeniznoyunDişler günde kaç kez bir fırçalanmalıdır?

İdealde üç kez denilse de, sabah ve özellikle akşam yatmadan önce vakit ayırarak yapılan bir ağız temizliği yeterlidir.

Bu ağız temizliği neleri kapsar?

Sadece fırçalama ile dişlerimizin ön, arka ve çiğneyici yüzeylerini temizleriz. Oysa dişlerin bir de ara yüzeyleri vardır. Ve asında yiyecek artıkları ara yüzeylerde çok daha fazla toplanmaktadır. Bu ara yüzeylerin mutlaka, bir ip veya ara fırça yardımıyla temizlenmesi gerekir. Aynı zamanda ağız tabanımızda bulunan bakterilerinde bir gargara yardımı ile dengelenmesi uygundur.

Manüel fırça ile elektrikli fırça arasında birbirleri üstünlükleri var mıdır?

Elektrikli diş fırçaları, manüel bir fırçadan daha bir üstün temizlik sağlamaz desek bile son yapılan çalışmalarda yeni nesil elektrikli diş fırçalarının plak temizlemede daha etkin olduğu düşünülmektedir. Aynı zamanda engelli kişilerde, yaşlılarda, ortodonti braketi olan, fırçalama süresini ayarlayamayan, kişilerde avantaj sağlayabilir.

En iyi fırçalama tekniği hangisidir?

  •   Fırça yer düzlemi ile 45 derecelik açı yapacak şekilde dişler üzerine oturtulur.
  •   Dişetinden diş yüzeyine doğru yuvarlak ve dairesel hareketlerle her bir diş 10 defa olacak şekilde fırçalanır.
  •   Daha sonra bir diş boyu kaydırılarak tüm ağza dişlerin iç ve çiğneyici yüzeylerini de kapsayacak şekilde uygulanır

Fırça kılı sert mi yoksa yumuşak mı olmalıdır?

Genelde dış yüzeylerine erişim sağlamak için, fırça başı küçük olmalıdır. Fırça sapı uzun ve kalın, yumuşak ve yuvarlak sonlanan kıllar önerilmekte, medium ve sert kıllar kesinlikle önerilmemektir.

Fırçalama süresi ne kadar olmalıdır?

Önerilen süre 3-4 dakikadır. EGG- timer- kum saati zamanlama kontrolü için ideal olabilir.

Diş ipi kullanılmalı mıdır? Nasıl?

Ellerimize dolayabileceğimiz uzunlukta diş ipi koparmalı, iki diş arasında dişeti ile birleşiminden 0.5 mm içeriye girecek şekilde diş yüzeyinden aşağı doğru hareket ettirilmeli ve her bir diş yüzeyi bu şekilde temizlenmelidir. Dişeti operasyonu geçirmiş ve dişler arası boşluğu fazla olan kişiler ip + ara yüz fırçası kullanmalıdır.

Diş fırçamı ne kadar sıklıkta değiştirmeliyim?

  • Fırça kılları açılıp dağılmaya başladığı an…
  • Her üç aylık periyotta…
  • Enfeksiyona bağlı hastalık geçirildiğinde, hemen fırça değiştirilmelidir.

KILLARI ESKİMİŞ FIRÇA SAĞLIĞIMIZ İÇİN ASLA ETKİN DEĞİLDİR !

Ne kadar sıklıkta diş ipi kullan malıyım?

Günde en az bir kere. Diş ipi kullanımı 2-3 dakikadan az kesinlikle olmamalıdır.

Kürdan kullanımı güvenli midir?

Besinler diş eti arasına sıkıştığı acil durumlarda, yiyeceği iki diş arasından kurtarmak yararlı  için olabilir ya da kullanılabilinir. Ancak günlük kullanımda mutlaka diş ipi kullanılmalıdır.

Ağız duşu yararlı mıdır?

Ağız duşu asla diş fırçası veya diş ipi yerine kullanılmalıdır. Ancak ortodontik braketler ve diş fırçasının ulaşamadığı yerlerde kullanımı uygun olacaktır. Unutulmamalıdır ki ağız duşu plağı tam olarak kaldırmaz.

Gargara neye göre seçilmelidir?

Günlük kullanım, ağız kuruluğu, florur ihtiyacı, alkol olup olmaması, anti bakteriyel kapasitesi, ağrı kesici etkinliği önemlidir. Tüm bunlar hekim önerisinde seçilmelidir.

Kullanımı nasıl olmalıdır?

Gargara yaklaşık 30 saniye ağızda tutularak çalkalanmalıdır. Takiben, 10-15 dakika içinde hiç bir şey yenmemeli, sigara kesinlikle içilmemelidir.

   Dr. Dt. Deniz Noyun


17/Tem/2013

Hamilelik ve ağız- diş sağlığı

Hamilelik hayatımızda oldukça özel bir dönemdir. Bu dönemde annenin ve bebeğin sağlığının korunması en önemli olaydır. Hamilelikte ağız-diş sağlığınız da en az genel sağlığınız kadar önemlidir. Hamilelik esnasında ağız hijyeni, genel sağlığınızın korunmasına; yaşam kalitenizin artmasına ve enfeksiyon nedeni ile bebeğe bakteri geçişini azaltmaya yardımcıdır. Bu nedenle, hamile kalmayı düşünüyorsanız veya hamileyseniz mutlaka diş hekiminizi ziyaret edip ağız sağlığınızı nasıl daha iyi koruyabileceğiniz hakkında bilgi almalısınız.

Hamilelik ve ağız-diş sağlığı arasında nasıl bir ilişki var?

Hamilelik döneminde hormonal yapının değişmesine bağlı olarak diş etlerimiz iltihaplanmaya daha yatkın hale gelir. Ve diş eti iltihabı yolu ile bu bakteriler vücudumuzun her tarafına yayılabilir. Bunun haricinde bulantılara bağlı kusmalar ve asit atakları ile dişlerinizde aşınmalar (erezyon) görülebilir. Bir diğer özel durum hamilelikte artan öğünler arası atıştırma ihtiyacı, daha fazla plak birikmesine ve dolayısı ile dişlerinizde çürük artışına neden olabilir. Birçok çalışma ileri derecede diş eti iltihabı olan hamilelerin erken doğum yapma ve bebeğin normalden düşük ağırlıkta doğma ihtimalinin daha yüksek olduğunu göstermektedir. Bu nedenle hamilelik öncesinde ve hamilelik sürecinde düzenli diş hekimi kontrolleri, olası risklerin tespiti ve tedavisi açısından çok önemlidir.

Hamilelikte diş kaybı normal midir?

“Her doğum bir diş kaybedilir.” Düşüncesi maalesef yanlış yerleşmiş bir bilgidir. Hamile kişi, beslenme ile yeterli miktarda kalsiyum alamadığında vücut bu eksikliği dişlerden değil kalsiyumun ana deposu büyük kemiklerden telafi etmektedir.

Gelişimi çocukluk döneminde tamamlanan dişlerimiz, hamilelikte kalsiyum eksikliğinden yapısal olarak hiçbir şekilde etkilenmez. Ancak, bu dönemde diş eti problemleri ihmal edilirse hastalık daha hızlı ilerleyebilir.

 Hamilelikte ki diyetle ağız-diş sağlığı arasında bir ilişki var mıdır?

Çocuğunuzun sağlıklı gelişimi için doktorunuzun önerdiği dengeli bir diyeti uygulamanız önemlidir. Bebeğinizin dişleri hamileliğin üçüncü ve altıncı aylarda gelişmeye başlar. Bu dönemde sağlıklı diş ve çene gelişimi için temel besin öğelerinden yeterli miktarda alınması gerekir. Hamilelikte öğün arası yeme ihtiyacı artmaktadır. Bu ihtiyaç her ne kadar doğal olsa da karbonhidrat içerikli yiyeceklerin sık tüketilmesi diş çürüklerini arttırabilir. Çürük oluşumu, dişler üzerinde görünmeyen yapışkan bir tabaka olan plak ile başlar. Bu plaktaki bakteriler, ağızda biriken şeker ve nişastaları kullanarak dişlere zarar veren asitleri oluştururlar.

Ağızdaki bu asit ortam dişlerin çürümelerine zemin hazırlamaktadır. Bu sebeple bu dönemde karbonhidratlar yerine siz ve bebeğiniz için daha sağlıklı olan süt ürünleri ve çiğ meyve-sebze gibi gıdaları tüketmenizde fayda vardır. Öğünler sonrasında dişlerinin üzerinde biriken plağı mutlaka kaldırmayı ihmal etmeyin.

 Hamilelik ağızda ne gibi değişiklikler gözlenebilir?

Hamilelikte vücudunuzun hormonal dengelerinin değişmesinde bağışıklık sistemimiz de etkilenmektedir. Hormonların bağışıklık sistemi üzerindeki etkilerinden dolayı dişler üzerinde biriken plak iyi temizlenemediğinde hamilelik sırasında çok daha kolay dişeti iltihabı ortaya çıkar. Çok sık olmamakla birlikte dişleriniz arasında hamilelik tümörü denilen diş eti büyümeleri görünebilir. Bunlar haricinde kusmalar sonucu ağız içerisinde asit seviyesinin yükselmesi ile çürüğe yatkınlık artar ve asitle temasa bağlı dişlerin yüzeyinde aşınmalar görülebilir. Sık sık atıştırma isteği de plak birikimini ve çürük riskini artırabilir.

ASİTLİ İÇECEKLERE DİKKAT ETMELİYİZ!

Hamilelik diş etlerimi etkiler mi?

Hamilelik sırasında vücudumuzda ki bazı hormonların seviyeleri ciddi miktarda artmaktadır. Bu nedenle, özellikle ikinci ve sekizinci aylar arasında diş etleriniz hassas, kırmızı, şişkin ve fırçalama esnasında kolay kaynayan bir hal alabilir. Bu durum “hamilelik gingivitisi”dir ve dişler üzerinde biriken plağa karşı progestron seviyesine bağlı artmış bir cevaptır. Hamilelik gingivitisinin giderilmesi için düzenli aralıklarla diş hekiminizi ziyaret etmeniz gerekmektedir.

 Hamilelik tümörü nedir?

Sıklıkla hamileliğin ikinci “üç aylık” döneminde, dişler arasında görülen, yerleşimi sınırlı diş eti büyümelerine hamilelik tümörü denir. Dişler arasına fazla plak birikmesi ve değişen hormonal denge sonucu olduğu düşünülür. Karnıbaharımsı bir yüzeye sahip büyüyen diş eti çok kolay kaynar. Hamilelik sonrasında kitlede bir ufalma olmazsa küçük bir cerrahi müdahale ile giderilirler. Eğer sizde de hamilelik tümörü olduğunu düşünüyorsanız mutlaka bir hekime danışmalısınız.

Hamilelik sırasında diş tedavisi yapılabilir mi?

Hamilelik dönemi, diş tedavilerinizin yapılmasına engel değildir. Aksine bu dönemde ağız enfeksiyonlarının kontrolü ve tedavisi bebeğe bakteri geçiş riskini azaltmaktadır. Birçok çalışma ileri derecede diş eti iltihabı olan bireylerin düşük kiloda veya erken doğum yapma olasılığının daha yüksek olduğunu vurgulamaktadır. Yapılan rutin kontrol ve tedavilerle yaşam kaliteniz yükselir ve sorunsuz bir hamilelik geçirme şansınız artar.

Ağız içerisinde genel sağlığınızı olumsuz etkileyen bir durum varsa hamileliğinizin herhangi bir döneminde ertelemeden müdahale yapılabilir. Bunun haricinde rutin tedaviler için en iyi aralık ikinci üç aylık dönemdir. Bazı tedavileriniz için dişlerinizden röntgen filmi almak gerekebilir. Kurşun önlük, tiroid koruyucu bant hızlı filmler gibi önlemler alındığında bu işlem güvenlidir ve bebeğinize bir zararı olmaz.

Hamilelikte ağız-diş sağlığımı en iyi şekilde korumak için neler yapabilirim?

1.Öncelikle ağız sağlığınızın tespiti için doktorunuzla bir randevu ayarlayın.

2.Günde en az iki kez, flor ihtiva eden bir macun ile dişlerinizi yeterli sürede fırçalayın.

3.Günde en az bir kez diş ipi ile dişlerinizin arasını temizleyin. Ve flor içeren gargaralar ile bu temizliği destekleyin.

4.Diyetinizde ki karbonhidrat ve asitli içeceklerin miktarını düzenleyin.

5.Kusma atakları sonrası ağzınızı bol su ile veya bir çay kaşığı yemek sodasını bir bardak ılık suda çözerek hazırladığınız gargara ile çalkalıyınız.

6.Diş hekiminizi düzenli olarak ziyaret ediniz.

7.Yılda en az bir kez diş etlerinizi kontrol ettirin ve profosyonel temizliğinizi yaptırın.

Mide bulantılarından sonra ki istifralarda, ağzımızı mutlaka gargara ile temizlemeliyiz.


dişci_koltugu_fobisi.jpg
01/Tem/2013

Durum böyle olunca sağlıksız bir ağız, kötü koku ve çeşitli kalprahatsızlıkları o kişide kaçınılmaz oluyor. Yaşanan diş koltuğu fobisinin üstesinden gelmek için ise diş hekimlerine önemli görevler düşüyor. Üsküdar Üniversitesi NPİstanbul Nöropsikiyatri Hastanesi Psikoloğu Eda Bağcı, korkunun üstesinden gelmek için güven şart diyor.


genetik_bursa.jpg
01/Tem/2013

Genetics-Based Risk Assessment Brings Personalized Preventive Care To Dentistry / Genetik Tabanlı Risk Değerlendirmesi Diş Hekimliği için Kişiselleştirilmiş Koruyucu Bakım getirir.

Interleukin Genetics, Inc. (OTCQB: ILIU) have announced the online publication of the research study “Patient Stratification for Preventive Dental Care” in Journal of Dental Research. The study provides new insights into the prevention of periodontitis (gum disease) and the opportunity for significant advancement in the delivery of personalized, preventive dental care. Periodontitis affects 47 percent of the adult population.

Kaynak








DENTPLUS GEÇİT


Ahmet Yesevi Mah. Piknik Cad.
        Hasat Sk. Üründül Plaza K:1 Kapı No : 2
        No: 11 – 12 Nilüfer / BURSA


info@dentplus.com.tr

(0224) 404 00 87