DENTPLUS

BLOG



endodontik_tedavi_bursa.jpg
08/Eyl/2017

Kanal Tedavisi Esnasında Dişin İçinde Alet Kırılır mı?

Endodontik tedavi bir anlamda iğne ile kuyu kazmak gibidir. Diş kökleri içindeki kanalların dezenfeksiyonu hem mekanik hem de kimyasal yöntemler ile yapılmaktadır. “Mekanik dezenfeksiyon”dan kasıt; çapları son derece küçük olan (0.06 mm ila 0.8 mm arasında değişen) endodontik eğeler ile yapılan dezenfeksiyondur. Manipülasyonu hassasiyet gerektiren bu kanal eğeleri çalışma esnasında fazlaca strese maruz kalmaktadır. Gözle görülemeyecek kadar ufak deformasyonlar bile eğelerin kanal içinde kırılmasına neden olabilmektedir. Çok nadir de olsa eğenin ilk kullanımında imalat kusurundan kaynaklanan kırılmalar olabilmektedir.endodontik_ege

İçinde Alet Kırılan Dişin Akıbeti?

Kök kanalı içinde eğe kırılması o dişin mutlaka çekilmesi gerektiği anlamına gelmez. Her şeyden önce problemin birkaç mm’lik metal parçası olmadığı bilinmelidir. Sorun; kırık parçanın tıkadığı kanal boşluğunun yeterince dezenfekte edilememesidir. Bu durumun çözümü; kırık aletin mümkünse çıkarılması, çıkarılamıyor ise kanalların mümkün olduğunca dezenfekte edilmesidir. Her iki durumda da çözüm alınamıyor ise dezenfekte edilemeyen diş kökünün uç kısmı ufak bir operasyon ile alınarak diş ağızda tutulabilir.

“Kırılan Eğe Parçası Kanaldan Çıkıp İlerler mi?” sorusu…

Endodontik eğeler paslanmaz çelik veya nikel titanyumdan elde edilmektedir. Dolayısıyla hareket kabiliyetleri yoktur.

 

 


amabrush.jpg
22/Tem/2017

Artık dişleri fırçalarken “Kaç dakika oldu acaba?” sıkıntısına son: Çünkü ağız hijyeninizi 10 saniyede tamamlayabilirsiniz. Yakın zamanda piyasaya sürülecek Amabrush, ‘dünyanın ilk otomatik diş fırçası’ unvanını taşıyor. Üç yıldır üzerine çalışılan cihaz her çene yapısına uyan kalıbıyla antibakteriyel silikondan üretiliyor. Dişlerinizi fırçalamak için tek yapmanız gereken ise ürünü ağzınıza takıp düğmesine basmak. Fırça, diş macununu diş aralıklarına ileten mikro kanallara sahip ve üç boyutlu kıllarıyla diş eti hasarını önleyerek temizlik sağlıyor. 10 saniyenin ardından normal durulamayı yapıyorsunuz.

amabrush toothbrush from designboom on Vimeo.

Amabrush’un 10 saniyelik performansı kulağınıza az gelebilir fakat aslında tam olarak öyle değil. Dişlerinizi 120 saniye fırçaladığınız zaman her bir yüzeye 1,25 saniyedüşüyor (bu kabul 32 diş ve her bir dişin 3 yüzeyi olduğu varsayılarakhesaplanmaktadır). Fakat Amabrush ile bu müddet her bir yüzey için 8 kat uzayıp 12 kat hızlanıyor.

Dişlere macun ileten cihaz aynı zamanda tam dolu bir şarj ile 28 kere fırçalamasağlıyor (bu da nereden baksanız iki haftalık bir performansa denk geliyor). Bir macun kapsülü ise bir aydan fazla süre kullanılabildiği gibi macununuz bitince FDA onaylı üç seçenekten birini 3 Avro’ya edinebiliyorsunuz: ‘Ekstra ferahlık’ (mavi), ‘beyazlatıcı etki’ (beyaz) ve ‘hassas dişler için’ flor içermeyen (gül aromalı). Ağızlığın kendisi de 5 Avro’ya mal oluyor ve her 3 – 6 ayda bir yenisiyle değiştirilebiliyor. Cihaz şu anda Kickstarter’da fon topluyor. Fiyatı da 79 Avro.

Önemli Not, “Bizim için de yeni bir uygulama, bilimsel olarak henüz kanıtlanmış değildir.”

Kaynak: Designboom

dis_cekimi.jpg
29/Nis/2015

Diş Çekimi:

Koruyucu tedavi yöntemlerine yanıt veremeyen, çürük ve enfeksiyon yani iltihap gibi nedenlerden dolayı dolgu veya kanal tedavisi uygulamalarıyla kurtarılamayan dişlerin, en son çözüm olarak ağızdan çıkartılmasıdır.

Dişlerin çekilmesi halinde dikkat edilmesi gerekenler:

Diş Çekimi Öncesi:

  • Eğer genel sağlık durumunuzda bir problem varsa; mesela kalp rahatsızlığı, şeker, yüksek tansiyon gibi kullanılan ilaçların mutlaka hekime bildirmek ve bilgilendirmek gerekmektedir.  Ayrıca hamile olan ya da hamile kalmayı planlayan kadınların da diş hekimlerini bu konuda uyarmaları ve bilgi vermeleri çok önemli bir unsurdur.
  • Diş çekiminden önce dişlerinizi fırçalamalı ve ağzınızı antiseptik yani mikrop öldürücü bir gargara ile çalkalamalısınız. Bu işlem, çekim sonrasında meydana gelebilecek iltihaplanmaları yüksek oranda azaltacaktır.

Diş Çekimi Sonrası:

  • Ağzımızı en az yarım saat süreyle çalkalamamalıyız. Ağzın çalkalanması çekimden sonra iyileşmeyi sağlayacak olan kan pıhtısının oluşumunu engeller ve çekim yarasının iyileşmesinin gecikmesine sebep olabilir.
  • Diş çekimi sonrası diş hekiminizin yerleştirdiği tamponu 15-20 dakika kadar sıkıca ısırmanız gerekir ve mutlaka normal yutkunmanızı yapınız. Tükürüğü ağızda biriktirmek ve sürekli olarak tükürmek kan pıhtısının oluşmasını engeller ve kanamanın devam etmesine sebebiyet verir.
  • Diş çekimi sonrasında sızıntı şeklinde kanamanız olabilir. Bu kanama 6-24 saat arasında bir süre devam edebilir. Kanın tükürüğünüzü boyama özelliği çok fazladır. Bu sebepten ötürü kanamanızın çok olduğunu düşünüp paniğe kapılabilirsiniz, sakin olmakta fayda var. Eğer endişelenirseniz diş hekiminize mutlaka danışmalısınız.
  • Diş çekimi sonrasında ağrı hissedebilirsiniz. Asprin dışında herhangi bir ağrı kesici kullanabilirsiniz. Uyuşukluğunuzun geçtiğini hissettiğinizde ağrı en yüksek değerine ulaşabilir. Bu normal bir durumdur. Merak edilecek bir durum değildir.
  • Dişler çene kemiğine bağlı olduğundan çekim sonrasında kemik ortaya çıkar. Bu sizin çekilen dişten parça kaldığını düşünmenize ihtimal doğurur.  Bu bölgeye dilinizi ya da herhangi başka birşeyi değdirmeyiniz. Açık kemiğin üzeri birkaç gün içerisinde diş etiniz ile örtülecektir. Çekim bölgenizde tahrişe neden olacak sıcak acılı yiyeceklerden kaçınınız. Çekim sonrasında 24 saat sigara içilmesi ve alkol alınması sağlığınızı aksi yönde tehdit ediyordur.
  •  Mümkünse çekimden sonra araç kullanmayınız. Diş çekiminden sonra başınızın altına yüksek bir yastık koyup yatarak dinleniniz. Sıcak banyo yapmanız da bu süreci daha rahat atlatmanıza yardımcı olur.
  • Ağzınızda ki uyuşukluk geçinceye kadar bir şey yememelisiniz. Farkında olmadan uyuşuk olan bölgeleri zedeleyebilirsiniz.
  • Diş çekiminden 24 saat sonra normal ağız bakım uygulamalarına devam edebilirsiniz.
  •  Yüzünüzde şişme, ağrı, 24 saati geçen kanama, ağızda kötü bir tad ve koku hissi olduğu takdirde vakit kaybetmeden diş hekiminizi aramanızda fayda olacaktır.

Dişinize cerrahi bir operasyon yapıldıysa veya çekimden sonra dikiş atıldıysa bir hafta sonrasına kontrol randevusu alınız.


BeamBrush.jpg
20/Ara/2014

Hiç mobil cihazlarla diş fırçalarını aynı araştırmaya dahil etmeyi ya da bu iki tamamen farklı ürünün satış oranlarını karşılaştırmayı düşündünüz mü bilmiyorum ama, bunu 60SecondMarketer yazarlarından Nicole Hall bizler için yapmış.

Yazıyı detaylı okuduğunuzda, bu konuda yapılan satışların gerçek değerlerine ulaşmak için ne denli çaba sarf ettiğini de daha yakından görebiliyorsunuz.

Yaptığı araştırmanın sonuçları fütüristik açından doğru incelendiğinde ise bizler ve geleceğin dünyası için bazı önemli bilgiler içermekte. Dünya nüfusuna oranla oldukça penetre yapıda olan bu iki farklı ürünün en büyük ortak özelliği için kişisel yani kişiye özel olması.

beambrush2Cep telefonu ve diş fırçası satışlarını inceleyen bu araştırma sonucuna birkaç farklı açından bakıldığında geleceğin dünyasını bugünden şekillendirmeye başlayan “Gamification” yani oyunsallaştırma kavramı için önemli bir birlikteliğe uygun alt yapı görmek mümkün.

Özetle gündelik hayatta yapmamız gereken ve yaparken zorlandığımız / sıkıldığımız her şeyi yeni teknolojik imkanlarla yeniden dizayn edip, bir şekilde oyunsallaştırarak daha kolay ve zevkli hale getirmek mantığıyla ortaya atılan “oyunsallaştırma” mantığı bu iki farklı ürün içinde güzel bir ortak alt yapı sağlıyor.

Beam Technologies adı altında kurulan şirket ürettiği özel bir diş fırçasıyla çalışmalarını bu alanda sürdürmeye ve diş fırçalarını bluetooth üzerinden cep telefonu uygulamalarıyla haberleştirerek, çocukların yaparken en sıkıldığı diş fırçalama faaliyetini bir oyun haline dönüştürmeyi kendisine hedef olarak seçiyor.

Geliştirilen konsept uygulama ile yapılan diş fırçalama faaliyetine göre bir analiz sonucu sunan ve rakiplerinizi geçmeniz (diğer çocukları) hatta kendinizle yarışmanız için bazı değerleri size sunan şirketin sunduğu yenilik basında yer aldığı kadarıyla da sağlık alanında ortaya çıkabilecek güzel oyunsallaştırma örneklerinden.

Kaynak 


saglıklı_dişler.jpg
23/Eyl/2014

Sağlıkla gelen güzellik…

Günümüzde kişinin dişlerini doğal haliyle sağlıklı ve estetik bir şekilde muhafaza edebilmesi mümkündür. Bu durum, iyi bir ağız bakımı ve sonucunda elde edilen  iyi ağız hijyeni, çürüğe karşı koruyucu bir önlem olarak florlu macunlar ve ağız gargaralarının kullanımı ve gelişmiş restoratif materyal ve teknikler aracılığıyla sağlıksız dişlerin doğala en yakın şekilde restorasyonu ile elde edilir.

Rutin diş hekimi muayenesi ülkemizde çok yaygın değildir. Bu sebeple erken dönemde teşhis edilemeyen bir çok ufak problem büyüyerek çözümü zor ya da imkansız hale gelmektedir. Estetik beklenti ile kişinin bir diş hekimine başvurmasıyla hekim bir çok problemi teşhis edip tedavi sürecine başlatabilir.

Dişhekimine bir diş ağrısı ya da şişmiş bir yüz gibi acil bir durum nedeniyle gidildiği dönemler çok eski değildir. Dişhekimi ziyaretleri sadece gereklilik nedeniyle gerçekleştirilmekte idi. Çoğunlukla bu ziyaretler sonrasındaki işlemler büyük restoratif çözümleri içeriyordu. Bunun aksine, dişhekimliğinde ki son gelişmeler bu ziyaretleri “isteğe bağlı” tedavilere dönüştürmüştür.

Estetik beklentiler, eskiden çok korkulan diş hekimi koltuğuna oturmayı, daha kabul edilebilir hale getirmiştir. Estetik dişhekimliği, birçok dişhekimi ve hasta için tamamen yeni bir dünya yaratmış ve yüzlerce, binlerce insanın yaşamını olumlu yönde etkilemiştir. Daha estetik ve güzel gülüşler birçok insanın psikolojisini ve sosyal yaşam kalitesini yükseltir. Benzer şekilde, günümüzde dişhekimliğinin; ağrı ve şişlik ile karakterize olan korkutucu imajı, az da olsa güzel gülümsemeler ve neşeli gülüşlerle gelişmiş ve estetik bir algılamaya dönüşmüştür.

Geçtiğimiz on yıl içerisinde, dişhekimlerinin tedavi protokollerinin büyük bir kısmı daha da fazla oranda estetik dişhekimliği uygulamaları içerir hale gelmiştir. Diş tedavisi ihtiyacı duyan bireylerin büyük bir çoğunluğunun aslında estetik yönden güzelleşmek arzusunda olduğu tahmin edilmektedir. “Güzel” olmanın “iyi” ve “başarılı” bir birey imajı yarattığı estetiğe önem veren bir toplumda, bireyler dişlerini, dolayısıyla dış görünümlerini daha da güzelleştirmek için kaynak ayırmaya hazırdır. İstenen sonucu elde etmek için beyazlatma, kompozit ve porselen laminat venerler gibi rutin işlemler yeterli olabilecektir.

Teknolojik gelişmeler sayesinde günümüzde bir hastanın görünüm ve gülüşünü hem sağlık hem de fonksiyon açısından konservatif yöntemlerle daha da iyileştirmek ve güçlendirmek mümkündür.

Kısaca; estetik diş hekimliği kişiye sağlıklı ve fonksyonel bir ağız yapısını, kişinin ve çevresinin estetik beklentisine uygun şekilde vermektir. Estetik diş hekimliği yaklaşımı; mümkün olan en doğal görünümlü diş dizisini,en sağlıklı ve fonksiyonel şekilde kişiye sunmaktır.Bütün bu amaçlar, günümüz teknolojisi sayesinde kullanılan materyaller ve tekniklerde ki gelişmeler sayesinde, artık mümkündür.

Dr. Fuat Noyun

Çene Yüz Protez Uzmanı

 

 


dis_hekimi_6.jpg
06/Nis/2014

DİŞ AĞRISI

Diş ağrıları diş hekimlerine gitmek için en önemli nedenlerimizden biridir. Diş ağrısının pek çok sebebi olmaktadır. Çürük kaynaklı olabileceği gibi diş eti hastalığı ve diş sıkması gibi pek çok sebepten kaynaklanabilir. Basit bir diş ağrısı bile önemli sonuçlar doğurabileceğinden ağrıyı hissetiğimiz anda hekime başvurmak, olayı başından basitçe çözmemizi sağlar.

ÇENE AĞRISI

Çene ağrısı, ciddi bir diş ağrısının sonucu olabileceği gibi diş gıcırdatma, sinüs problemleri ve temporomandibular ekleme bağlı olan problemler sebebiyle olabilir. Bu noktada diş hekimine gitmek çok önemlidir. Çünkü diş hekiminin kapsamlı muayenesi sonucunda çene ağrınız diş ve çene eklemi kaynaklı değilse diş hekiminiz sizi kulak burun boğaz uzmanı veya nörolog gibi uzmanlara yönlendirecektir.

KÖTÜ AĞIZ KOKUSU

Geçici ağız kokusu yediğimiz ve içtiğimiz gıdalar sonucunda oluşabilir. Fakat fırçalamamıza rağmen geçmeyen ağız kokusu diş hekimine gitme sebeplerimizden bir tanesidir. Çoğu zaman, diş yüzeyleri, dişler arasında ve dil yüEyinde kalan yiyecek artıkları sebebiyle oluşmaktadır. Düzenli fırçalama ve ip kullanımı ile geçmektedir. Ancak ilerlemiş diş eti hastalığının sebebi ile oluşan deriş diş eti ceplerinde fırçalama ve ip kullanıı sınırlı kaldığında ağız kokusu tamamiyle önlenememektedir. Bu sebeple, mutlaka hekime danışılmalıdır. Bazı zamanlarda, ağız kokusu bademcik taşları denen oluşumlar ve mide kaynaklı da oluşabilmektedir. Diş hekimi, dişsel kaynaklı önlemi aldıktan sonra koku hala geçmiyorsa sizi konunun uzmanına yönlendirecektir.

KANAYAN DİŞ ETLERİ

Diş eti kanaması, diş etinin basit bir iltihabı olan gingivitis veyadaha ilerlemiş olan  periodontotis sebebiyle olabilir. Kanayan diş etleri hiçbir zaman normal değildir. Mutlaka hekime danışılması gerekir.

DİŞ HASSASİYETİ

Diş hassasiyeti, diş eti çekilmesi ile oluşabileceği gibi dişlerimizde ki minesinde ki çatlaklar sonucunda oluşabilmektedir. Burada ki önemli nokta, hassasiyetin neden kaynaklandığını bilmektir. Bu konuda mutlaka hekime danışılmalıdır.

DİŞLERDEKİ YER DEĞİŞTİRME

Dişlerde meydana gelen aralanma, uzama ve yer değiştirme kısaca eski görünümüzün değişmesi ilerlemiş diş eti hastalığnın ve buna bağlı çene kemiği kaybının göstergesi olabilir. Mutlaka ve mutlaka hekime danışılmalıdır.


estetik_diş_bursa.jpg
28/Şub/2014

Diş ve diş eti estetiği; günümüzde yüz estetiğinin önemli öğelerinden biri olmuştur. Daha güzel bir gülüşe ve daha beyaz dişlere sahip olma isteği kişilerin gün be gün daha fazla ilgisini çekmekte ve bu sebeple diş hekimliğine başvuran hasta sayısı artmaktadır. Diş hekimliğinde; estetik uygulamalar, farklılıklar göstermektedir. Beyazlatma işlemi bu uygulamalar içerisinde en popüleridir.

Dişlerin formu yüzey şekli, dizilimi kadar renkleri de estetik bir gülüşün ana öğelerinden biridir. Şekil ve form bozukluğu olmayan ama kişiyi rengi ile rahatsız eden dişlerde estetik amaçlı dişlerin beyazlatılması yeni bir tedavi konsepti olmamakla beraber son yıllarda teknolojide ki gelişmeler ve gelişen tedavi teknikleriyle sık kullanılan ve aranılan bir tedavi haline gelmiştir.

 DİŞ RENKLEŞMESİ NASIL OLUR?

Diş renkleşmeleri; iç kaynaklı ve dış kaynaklı renkleşmeler olarak sınıflandırılır. İç kaynaklı renkleşmeler sistemik ilaç alımı, sistemik hastalıklar, dişin nekrozu(sinirinin ölmesi), dişin sinirinde kanama, kanal tedavisi sonrası dolgu maddelerinin sebep olduğu ve yaşlanma gibi lokal faktörler ile oluşan renkleşmelerdir.

Dış kaynaklı renkleşmelere ise günlük yaşamda kullanılan içecekler( kahve, çay), sigara ve içinde ki bileşikler, boyalı gıdalar sebep olabilir.

BEYAZLATMA YÖNTEMLERİ

Beyazlatma yöntemleri üç ana sınıfa ayrılır.

Bir; diş hekimi kontrolünde evde hastanın kendisinin uyguladığı beyazlatma. (home bleaching, night guard bleaching).

İki; diş hekiminin muayenehane şartlarında uyguladığı beyazlatma.

Ve son olarak ta çok tavsiye edilen bir yöntem olmamakla beraber; hastanın piyasadan satın aldığı macun ve beyazlatma kalemleri ile kendisinin uyguladığı beyazlatmadır.

Diş hekimi kontrolünde ve muayenehane şartlarında yapılan beyazlatma; hızlı bir beyazlatma etkisi yaratır. Hasta kontrolünde olan uygulamalar ise; daha uzun zaman içerisinde ve kontrollü olarak ortaya çıkarlar. Buradaki fark kullanılan materyallerin konsantrasyonlarının değişik olması ve muayenehane şartlarında yapılan beyazlatmada işlemi hızlandıracak lazer ve halojen ışın kaynakları gibi yardımcı ekipmanlar kullanılarak, beyazlatma etkisinin hızlı ortaya çıkması sağlanmasıdır.

Estetik Diş Bursa


dis_beyazlatma.jpg
05/Oca/2014

İnsanlarda diş renkleri; tıpkı ten renkleri gibi farklılıklar gösterir. Bazı kişiler doğuştan şanslı olarak beyaz diş rengine sahiptirler. Bazıları ise, genetik olarak koyu diş rengi ile doğarlar. Dişlerin doğal renkleri zaman içinde kullanılan çay, kahve, sigara ve yediğimiz içtiğimiz boyar maddelerin etkisi ile renkleşir ve lekelenir. Bu durum bizi sosyal hayatımızda çoğu zaman rahatsız etmektedir.

Diş Beyazlatma Yöntemleri :

Dişleri beyazlatmak için 3 farklı yöntem bulunmaktadır.

– Home Bleaching

– Ofis Bleaching

– İnternal Bleaching

Home Bleaching:

 

Diş hekimlerinin önerdiği kimyasal ajanlar ile düzenli olarak hekim kontrolünde uygulanan yöntemdir. Hekim, bu işlem için öncelikle hastasından ölçü alıp kişinin dişlerine tam olarak uyum sağlayan özel bir kalıp hazırlar. Hasta evde, bu plakların içine belirli miktarlarda beyazlatma jelini (% 10–15’lik karbamidperoksid) uygular. Hasta,  tavsiye edilen süre boyunca bu plağı ağzınızda dişlerin üzerinde tutar (3–5 gün). Bu yöntemde hasta, diş etlerini çok iyi korumalıdır. Beyazlatma jelinin diş etlerine taşmaması, temas etmemesi gerekmektedir. Taşan jel diş fır

çasıyla uzaklaştırılmalıdır.

Özel konsantrasyonlarda ki beyazlatma ajanı, hazırlanan bu kalıbın içerisine konularak günün belli saatlerinde uygulanmaktadır. Gün içerisinde uygulamak biraz zor olabildiğinden genellikle gece uykudayken uygulanır.

Ofis Bleaching

Klinikte uygulanan diş beyazlatma yöntemidir. Zaman kısıtlaması olan hastalar için uygun bir yöntemdir. Çok daha kısa sürede etkin bir beyazlama sağlar. Ev tipine göre daha pahalıdır. Diş hekimi tarafından dişlerin üzerine sürülen beyazlatma jeli UV ışını ya da laser yardımıyla aktif hale getirilir ve beyazlama 1–2 saat içinde gerçekleşir.

İnternal Bleaching

Kanal tedavisi sonucu renkleşmiş dişlerde uygulanan yöntemdir. Önce kanal tedavisinin kalitesi incelenir. Kanal tedavisi iyi değilse tekrarlanır. Dişteki dolgu uzaklaştırılır. Açılan

 

kaviteye beyazlatma jeli uygulanır. Sonra diş, geçici dolgu ile sıkıca kapatılır. En önemli yan etkileri, diş çevresi dokuların zarar görmesi ve kök ucunda erime görülmesidir. Bazı durumlarda renkleşmiş diş komşu dişlerden daha fazla beyazlayabilir.

Diş beyazlatmanın yan etkileri var mıdır?

Tüm diş beyazlatma yöntemleri dişler de az da olsa hassasiyete sebebiyet verebilmektedir. Bu hassasiyet; havaya, çok sıcak ve çok soğuk yiyeceklere karşı bile olabilmektedir. Bu durum normal ve beklenen bir yan etkidir. Hassasiyetin genellikle 24-48 saat içersinde geçmesi beklenir. Beklenmeyen bir durum ile karşılaşıldığında mutlaka hekime başvurulmalıdır.

Dişlerin beyazlaması ne kadar sürer ?

Dişlerin beyazlaması kişiden kişiye göre değişiklik göstermektedir. Kimi dişler bir ya da iki günde beyazlarken, bazı dişerlerin beyazlaması bir iki ayı bulabilmektedir. Ortalama beyazlamasa süresi 2-3 haftadadır. Dişlerde sarılaşma grileşmeden ne kadar çok ise beyazlatma o kadar etkili olabilmektedir. Antibiyotik kullanımına bağlı oluşan grileşmelerin beyazlaması daha zordur ve sonuca ulaşmak daha uzun bir süre gerektirebilir.

Diş beyazlatmanın etkisi ne kadar sürer ? 

Beyazlatma sonrasında renk yavaş yavaş kaybolmaya başlar. Bu süre 6 ay ile 1 yıl arası bir zaman alır. 4-6 ayda bir 1 ya da 2 seans ile desteklenebilir.

Diş beyazlatma porselenleri de beyazlatır mı ? 

Tüm beyazlama yönetmeleri ve maderli doğal diş yapısı için planlanmıştır; ve uygulanmaktadır. Porselen kaplama kuron ve köprülerde yapılan beyazlatma işlemleri sonuç vermemektedir.

Beyazlatma sonrası kahve içebilir miyim ? 

Beyazlatma ve sonrasında yaklaşık 2 hafta boyunca; kahve, kola, şarap gibi renklendirici maddelerden uzak kalınması tavsiye edilir.

Diş beyazlatma sonuçları herkeste aynı mıdır ?

Diş beyazlatma işlemi kişiden kişiye göre farklı sonuçlanmaktadır. Dişlerin beyazlaması kişiden kişiye göre değişiklik göstermektedir. Kimi dişler bir ya da iki günde beyazlarken, bazı dişerlerin beyazlaması bir iki ayı bulabilmektedir. Dişlerde sarılaşma grileşmeden ne kadar çok ise beyazlatma o kadar etkili olabilmektedir. Antibiyotik kullanımına bağlı oluşan grileşmelerin beyazlaması daha zordur ve sonuca ulaşmak daha uzun bir süre gerektirebilir.

Dişin renklenme sebepleri nelerdir ?

* Hayat boyu devam eden fizyolojik renklenme
* Dolgu yapıldıktan sonra oluşan renklenme (amalgam)
* Dişlerin geliştiği sırada yani daha sürmeden antibiyotik kullanımı
* Kanal tedavisine bağlı olarak dişin içinden gelen renk değişikliği
* Kahve, çay, tütün, kırmızı şarap ve uzun süre ağız gargaralarının kullanımına bağlı olarak dişin yüzeyinin renklenmesi
* Darbe (travma) sonucu dişin içindeki canlı dokunun ölmesiyle dişin içindeki kanamaya bağlı olarak oluşan renklenme.

Diş beyazlatma önerilmeyen durumlar nelerdir ?

* Ağız bakımının iyi olmaması
* Dişlerdeki harabiyet ya da büyük çürükler
* Diş etleri ve periodontal dokularda hastalık varsa
* Diş gıcırdatması olan hastalarda

Hekim kontrolünde yapılan beyazlatma, uygulamalarının en önemli avantajı kişiye özel beyazlatma ajanının kullanılması sayesinde hızlı ve kalıcı sonuçlar alınıyor olması ve diş yapısına ya da ağızda ki yumuşak dokulara zarar vermiyor olmasıdır. Bu yöntemin bir diğer avantajı da, bu ajanların yine kişiye özel olarak hazırlanmış apareyler içerisinde uygulanması sayesinde kişi için uygulama kolaylığı sağlamasıdır. Hazırlanan aparey, kişinin tam olarak diş yapısına uygun olduğundan uygulama sırasında hem apareyin ağızdan düşmemesi hem de beyazlatma ajanının ağız içersine bulaşarak dil, dudak vb yumuşak dokulara zarar vermemesi sağlanmaktadır.








DENTPLUS GEÇİT


Ahmet Yesevi Mah. Piknik Cad.
        Hasat Sk. Üründül Plaza K:1 Kapı No : 2
        No: 11 – 12 Nilüfer / BURSA


info@dentplus.com.tr

(0224) 404 00 87